The structure known in Istanbul as the “Hasan Pasha Tower” is located in the Garipçe village of the Sarıyer district and is also referred to as the Cezayirli Hasan Pasha Tower. This tower was commissioned by Cezayirli Gazi Hasan Pasha, a notable Ottoman admiral and statesman. Situated at a strategic point of the Bosphorus, at the gateway to the Black Sea, the Garipçe Tower served as a critical watchtower during the Ottoman period.
Cezayirli Gazi Hasan Pasha, who served as the Grand Admiral and later as the Grand Vizier in the latter half of the 18th century, is renowned for his valor and accomplishments in naval battles. He was also known for his philanthropy, having constructed numerous public works across the country, which he supported through endowments.
The Garipçe Tower was one of several watchtowers built to ensure the safety of the Bosphorus and to monitor the passage of ships for any potential threats. With its distinctive architectural style and historical significance, the tower continues to attract visitors today, preserving a piece of the maritime heritage of Istanbul.
İstanbul’da “Hasan Paşa Kulesi” olarak bilinen yapı, Sarıyer ilçesinin Garipçe köyünde yer almakta ve Cezayirli Hasan Paşa Kulesi olarak da anılmaktadır. Bu kule, Osmanlı döneminin önemli denizcilerinden ve devlet adamlarından Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından yaptırılmıştır. Stratejik bir noktada, Boğaz’ın Karadeniz’e açılan kapısında konumlanan Garipçe Kulesi, Osmanlı döneminde Boğaz’ın güvenliğinin sağlanması amacıyla inşa edilmiş bir gözetleme kulesidir.
18. yüzyılın ikinci yarısında kaptan-ı derya ve sadrazam olarak görev yapan Cezayirli Gazi Hasan Paşa, özellikle denizcilik alanındaki başarıları ve kahramanlıklarıyla tanınır. Aynı zamanda hayırsever bir kişilik olarak da bilinen Hasan Paşa, ülkenin dört bir yanında çok sayıda hayır eseri inşa ettirmiş ve bu eserleri vakıflar aracılığıyla desteklemiştir.
Mimari yapısı ve tarihi önemiyle dikkat çeken Garipçe Kulesi, günümüzde de ziyaretçiler tarafından ilgiyle karşılanmaktadır. Kule, Boğaz’dan geçen gemileri izlemek ve olası tehlikelere karşı önlem almak amacıyla kullanılmıştır ve İstanbul’un denizcilik tarihinde önemli bir yere sahiptir.