Sign In

When you walk through the bustling streets of Tophane, one of Istanbul’s most vibrant neighborhoods, a magnificent structure immediately catches your eye. This is Kılıç Ali Paşa Hamamı, a masterpiece of Ottoman architecture created by the legendary imperial architect Mimar Sinan. Commissioned in the late 16th century by Kılıç Ali Paşa, the grand admiral of the Ottoman navy, this hamam is not just a bathhouse—it is a gateway to a bygone era of seafaring glory and cultural sophistication.

Imagine the scene centuries ago: Ottoman sailors returning from long voyages across the Mediterranean, seeking solace and renewal within these very walls. Kılıç Ali Paşa, once a young boy from Calabria in southern Italy named Giovanni Dionigi Galeni, had risen to become one of the most formidable figures in Ottoman naval history. Captured by Ottoman forces as a child and mentored by the great Barbaros Hayreddin Paşa, he mastered the seas and earned the title of “Kılıç” for his unmatched prowess. His fame was so widespread that even Miguel de Cervantes immortalized him as “Uçali” in Don Quixote, while his Italian homeland remembers him as “Occhiali” with a bust in his honor.

As you step closer to the hamam, its majestic silhouette commands your attention. The central dome, one of the largest among Istanbul’s hamams, measures 17 meters in diameter and towers 14 meters above. When the sunlight filters through the translucent marble panels of the dome, it casts a heavenly glow over the interior, a hallmark of Mimar Sinan’s architectural brilliance. The meticulous craftsmanship inside is breathtaking, with intricately carved marble basins and a central heated platform designed for the ultimate relaxation.

The hamam was carefully restored over seven years and reopened in 2012, preserving its authentic character while welcoming modern visitors. Today, as you slip into the warmth of the marble-clad rooms and let the steam envelop you, it’s easy to feel the echoes of the past. This is where history meets tradition, and every detail, from the soaring domes to the soothing rituals, invites you to step into the timeless elegance of Ottoman culture.

Tophane, the hamam’s home, has evolved over the centuries from a bustling maritime hub to a modern cultural district filled with art galleries, cafes, and creative energy. Yet, amidst this transformation, Kılıç Ali Paşa Hamamı remains a steadfast symbol of the area’s rich history. Whether you come to experience the Turkish bath tradition, admire the architectural genius of Mimar Sinan, or simply soak in the atmosphere of an Ottoman treasure, this place offers an unforgettable journey through time.


Tophane’nin hareketli sokaklarında yürürken, gözünüze çarpan ilk şeylerden biri Kılıç Ali Paşa Hamamı’nın ihtişamıdır. Osmanlı mimarisinin bu şaheseri, 16. yüzyılın sonunda Osmanlı donanmasının büyük kaptanı Kılıç Ali Paşa’nın emriyle, devrin en büyük mimarı Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. Ancak burası yalnızca bir hamam değil, aynı zamanda bir zamanların denizcilik zaferleriyle dolu görkemli tarihine ve kültürel inceliklerine açılan bir kapıdır.

Gözlerinizi kapatın ve yüzyıllar öncesini hayal edin; Akdeniz’in dalgalarından dönen Osmanlı leventleri, uzun yolculukların ardından bu hamamda huzur bulmaya geliyor. Kılıç Ali Paşa’nın hikayesi ise bu yapının mimarisi kadar etkileyicidir. Güney İtalya’nın Calabria bölgesinde Giovanni Dionigi Galeni adıyla doğan genç bir çocuk, Osmanlı korsanları tarafından esir alınır. Barbaros Hayrettin Paşa’nın himayesinde yetişir ve denizcilikteki üstün yetenekleriyle adını duyurur. Zamanla Osmanlı donanmasının kaptan-ı deryası olur ve kazandığı zaferlerle “Kılıç” unvanını alır. Ünü o kadar büyüktür ki, Miguel de Cervantes bile onu Don Kişot romanında “Uçali” olarak ölümsüzleştirir. Doğduğu İtalyan köyü Le Castella’da ise hâlâ “Occhiali” adıyla bir büstü bulunmaktadır.

Hamama yaklaştığınızda, zarif silueti ve görkemli kubbesi hemen dikkatinizi çeker. İstanbul’daki hamamlar arasında ikinci en büyük kubbeye sahip olan bu yapı, 17 metre çapında ve 14 metre yüksekliğinde bir merkezi kubbeyle taçlanmıştır. Güneş ışığı, kubbenin mermer panellerinden süzülerek içeri dolduğunda, Mimar Sinan’ın mimari dehası bir kez daha kendini gösterir. İçeri girdiğinizde ise mermer kurnalar, ısıtmalı göbek taşı ve ince detaylarla işlenmiş süslemeler sizi adeta büyüler.

Yedi yıl süren titiz bir restorasyon çalışmasının ardından 2012 yılında yeniden açılan hamam, bugün de misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. Mermerle kaplı sıcak odalara adım attığınızda, buharın yumuşak dokunuşlarıyla çevrelendiğinizde, tarihin izlerini hissedersiniz. Burada her detay, Osmanlı kültürünün zarif geleneklerini ve hamam ritüellerinin zamansız güzelliğini gözler önüne seriyor.

Hamamın bulunduğu Tophane semti, bir zamanların hareketli bir liman merkeziyken bugün sanat galerileri, kafeler ve çağdaş bir enerjiyle dolu bir kültür merkezi haline gelmiştir. Tüm bu modernleşmeye rağmen, Kılıç Ali Paşa Hamamı, bölgenin tarihsel zenginliğini temsil eden bir sembol olarak dimdik ayakta durmaktadır. İster bir Türk hamamının eşsiz deneyimini yaşamak, ister Mimar Sinan’ın dehasını hayranlıkla izlemek, ister sadece Osmanlı’dan kalma bir hazineyi hissetmek için buraya gelin; Kılıç Ali Paşa Hamamı, buharlı bir tarih yolculuğu sunuyor.

Kılıç Ali Paşa Hamamı, Bay ve Bayan misafirlerini AYRI zamanlarda ağırlamaktadır: TÜM HAFTA : BAYANLAR: 08:15 – 16:30 LADIES-ONLY TIME: 8.00 am – 4.30 pm In Kılıç Ali Paşa Hamamı, we have seperate working hours for Ladies an Men TÜM HAFTA : BAY: 16:30 – 23:30 MEN-ONLY TIME: 16.30 am – 23.30 pm

Categories

Service Categories

Regions

Location

Verified Listing
Discover Istanbul & Turkey with Şerif Yenen
Anadolu Destanı
Şerif Yenen ile Kültür Gezileri
Quick Guide Istanbul